Sedef Cankoçak
Tel : +33 3 88 41 21 10
Avrupa’nın hızla geliÅŸen sosyal, kültürel ve dilsel çeÅŸitliliÄŸi her yerde öÄŸretmenlerin/bilgi iÅŸçilerinin rolünü artırmıştır. ÖÄŸretmenler toplumun kapsayıcı bir toplum ve eÄŸitimdeki deÄŸiÅŸimin dinamik temsilcileri olarak görülmektedir. Ama, çoÄŸunlukla çeÅŸitli etnik kökenden gelen öÄŸrencilere eÄŸitimin tek dilli yerel öÄŸretmenler tarafından verildiÄŸi ortadadır. ÖÄŸretmenler kendi romantik ulusal kimliklerini ve etnik merkezli hikâyelerini tehdit eden kültürlerarası eÄŸitim vermeye pek yanaÅŸmıyorlar. Bu nedenle, gelecekteki öÄŸretim elemanlarının kültürlerarası yetenekler (duyarlılık, farkındalık, bilgi, yetenekler ve tavırlar) kazanmalarını aynı zamanda kapsayıcı pedagojik psikoloji (Kalantzis & Cope, 2012) öÄŸrenmelerini gerekli kılmaktadır. Kültürlerarası duyarlılık ve yetilerin en etkin ÅŸekilde kazanılabileceÄŸi metot iÅŸbirlikçi profesyonel eÄŸitimdir. Ä°ÅŸbirlikçi profesyonel eÄŸitim, akran eÄŸitimi fırsatı, diyalog ve hikaye paylaşımına odaklanan uzlaÅŸma, saygı ve karşılıklı anlayış gibi imkanlar saÄŸladığından dolayı önyargılardan kurtulma ve kültürlerarası öÄŸrenmenin en uygun yolu olarak görünmektedir. (Damini & Surian, 2013). Etkili öÄŸretmenlerden öÄŸrencilere onların önyargılardan ve çeÅŸitlilikle ilgili söylentilerden arınmış bir ÅŸekilde günlük kültürlerarası etkileÅŸime girebilmesini saÄŸlayacak kültürlerarası yetkinlik aşılamaları bekleniyor. Bunu gerçekleÅŸtirmek için, öÄŸretmenler karşılıklı iletiÅŸimi ve iÅŸbirlikçi kültürlerarası davranışı besleyecek öÄŸrenim deneyleri tasarlamak durumundalar.